Maske ve Sperliklerin İletişime Etkisi
İşitme kayıplı kişiler için maskelerin neden olduğu akustik zorluklar
Korona virüs salgını nedeniyle maske kullanımı, işitme kayıplı bireyler için zorluk arz etmektedir. Genel halk ve sağlık çalışanlarının maske ve sperlik kullanımı korona virüs salgını nedeniyle arttı. Maske kullanımı iletişimi olumsuz etkiler ve bu işitme kayıplı bireyler için normal işitmeye sahip bireylere göre iletişim açısından daha dezavantajlı hale getirebilir gibi birtakım problemlere neden olur.Aşağıda maske ve sperliklerin iletişime olan etkileri maddeler halinde açıklamalarıyla beraber sıralanmıştır:
Yüksek frekanslarda azaltılmış ses seviyeleri; düşük frekanslarda amplifikasyon:
Maske kullanımı, kullanıcı tarafından konuşulan yüksek frekanslı seslerin (2000-7000 Hz) , basit bir tıbbi maske için 3-4 dB ve N95 maskeleri için 12 dB' e yakın ses seviyesinin azalmasına neden olur. Kumaş maskeler, bileşimlerine ve dokuma sıklıklarına bağlı olarak 1000 Hz'in üzerinde farklı seviyelerde yüksek frekanslarda enerji kaybına neden olur . Yüz siperlikleri aynı zamanda yüksek frekansları azaltırken, düşük frekansları yükseltirler, böylece konuşmayı anlama üzerindeki genel etkileri belirsizdir .Gürültülü ortamlarda konuşmayı ayırt etmede zorluk:
Gürültülü ortamlarda konuşma sesleri daha zor ayırt edilir. İşitme kaybı olan bireyler , normal işitmeye sahip bireylere göre maskeden dolayı gürültüde konuşmaları daha zor ayırt edebilirler.
Dudak okumanın engellenmesi:
Dudak, dil ve yüz hareketlerinin mevcut olduğu hem işitsel hem de görsel konuşma ipuçlarını, işitsel-görsel konuşma algısını geliştirir. İşitme kayıplı bireyler, normal işitenlere göre görsel-konuşma bilgilerine daha çok güvenirler. Görsel konuşma ipuçları, özellikle gürültülü bir ortamda konuşma anlaşılırlığına büyük oranda yardımcı olur. Kumaş ve tıbbi maskeler, yüz ifadeleri ve dudak hareketleri dahil görsel konuşma ipuçlarına erişimi engeller.Maskenin iletişim üzerindeki etkisi, bireysel dudak okuma becerisine ve işitsel-görsel konuşmaya bağlı olarak işitme kayıplı bireyler arasında farklılık gösterir. Konjenital ileri veya çok ileri derecede işitme kaybı olan bireylerin dudak okuma becerileri gelişmiştir ve maske kullanımı bu nedenle olumsuz bir etki meydana getirir.
Ne yazıkki iletişim kurmak için tamamen dudak okumaya güvenen bireyler maske kullanımından büyük ölçüde olumsuz etkilenecektir.
Maskelerin işitme kayıplı bireylerde konuşma algısı üzerindeki etkisini araştırmak, işitme kaybının başlangıcı, kaybın derecesi ve işitme cihazı / koklear implant kullanımı gibi faktörleri araştırmak için daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.
Konuşma üretimi üzerine etkisi:
Maske kullanımı artikülasyon ve hava akımı üzerinde yalnızca küçük bir etkiye sahiptir. Maske takılmasıyla ağzımızın çene hareketi önemli ölçüde kısıtlanmaktadır. Konuşmayı ayırt etmede güçlük, gürültülü ortamda yankı ve maskenin engel olduğu dudak okuma gibi yukarıdaki faktörlerin kombinasyonu, işitme kaybı olan kişileri normal işitenlere kıyasla iletişimi daha zor hale getirebilir.Çeşitli maskelerin iletişim üzerinde farklı etkileri vardır:
Tipik maskeler (kumaş ve tıbbi)
Hem kumaş hem de tıbbi maskeler, şeffaf sperliklerden akustik olarak daha iyi performans gösterir. Kumaş ve tıbbi maskelerin dezavantajlarından biri , bu maskelerin yüzdeki sözel olmayan iletişim ipuçlarına bağlı olarak işitme kayıplı bireylerde neden olduğu görsel engeldir.
Şeffaf plastik sperlikler
Tipik kumaş maskelerle karşılaştırıldığında, plastik sperlikler akustik olarak daha kötü performans gösterir ve konuşma için çok önemli olan yüksek frekanslı seslerin iletimini tipik maskelere göre daha çok engeller.Fakat bazı araştırmalar, şeffaf sperliklerin dudakları ve ağzı görsel olarak erişilebilir hale getirerek gürültüde konuşmayı daha iyi ayırt ettiğini desteklemektedir. Şeffaf plastik pencerenin buğulanması sorunu da (nefes verme nefesinden dolayı) bu maskelerin üreticilerinin halihazırda üstesinden gelmeye çalıştıkları bir sorundur.